"Türkiye’deki Engelli Hareketinde Sivil Toplum Kuruluşlarının Rolü" başlıklı 64. Aylık Online Değerlendirme Toplantısı tutanağı

"Türkiye’deki Engelli Hareketinde Sivil Toplum Kuruluşlarının Rolü" başlıklı 64. Aylık Değerlendirme Toplantısı 31 Mayıs 2022’de Google Meet üzerinde gerçekleştirildi. Toplantıyı yaklaşık 20 kişinin takip ettiği görüldü. İletişim, Etkinlik ve Farkındalık Komisyonu - Aylık Değerlendirme Toplantısı ekibi - katkılarıyla hazırlanan toplantıda şu sorulara yanıt aranmaya çalışıldı:

*Engelli bireylerin sivil toplum kuruluşlarına bakışı nedir?
*Engelli bireylerin, engellilikle ilgili çalışan sivil toplum kuruluşlarından beklentileri nelerdir?
*Hak temelli sivil toplum kuruluşları kendilerini nasıl geliştirip engelli hareketinde etkin konuma gelebilirler?
*Hak temelli örgütlerin yardım odaklı kuruluşlarla olan diyaloğu nasıl olmalıdır?
*Türkiye'de, engellilik hareketinin hak temelli yaklaşımı daha fazla benimseyebilmesi için hangi adımların atılmasına gereksinim vardır?
64. Aylık Değerlendirme Toplantısı’nda, genel itibariyle hak temelli faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşlarının çalışma yöntemleri, hedef kitle ile etkileşimi ve yardım odaklı çalışan STK'lerle olan farklılıkları üzerinde duruldu. 2000'li yıllarla birlikte engelliliğe yaklaşımda insan hakları modelinin yaygınlaşmaya başladığı, bu modelin BM Engelli Hakları Sözleşmesi’nin imzalanmasıyla kendisine yasal zeminde uygulama alanı bulduğu söylenerek toplantı açıldı. Bu süreçte yapılan her türlü düzenlemenin, temel hak ve özgürlüklerin kullanımını sağlamak için olduğunu savunan sivil toplum kuruluşlarının arttığı paylaşıldı. Engellileri bir yardım öznesi olarak gören ve bu maksatla faaliyet yürüten geleneksel model uygulayıcılarının, hak temelli yaklaşımı esas alan sivil toplum kuruluşlarının iletişim kaynaklarından beslenmesi gerekttiği savunuldu. Türkiye’de engelli hareketine yönelik STK’lerin yardım temelli ve hak temelli iki bakış çerçevesinde şekillendiği ifade edildi. Derneklerin fon toplayabilmesinin kanuni olduğu ancak yardım ve ihtiyacın birbirine karıştırıldığı, engellilerin yardım öznesi olarak istismar edildiği özellikle vurgulandı. STK’ler, kullandıkları yöntem ve dil aracılığıyla kitlelere ulaşabileceği için hak temelliliği kapsayacak çalışmaların yapılması ve bu konuda kaynak oluşturmalarının önemine değinildi. Hak temelli bakışın ne olduğu, aslında engellilerin ve bütün farklı grupların sorunlarına ve ihtiyaçlarına yönelik erişilebilir çözümler üretmek olduğu benzer katkılarla aktarıldı. Hak temelli ve yardım odaklı çalışan STK’lerin belli noktalarda ortak çalışabileceği ancak istismar ayrımına dikkat edilerek hak temellilikten ödün verilemeyeceği dile getirildi. Hak temelli kuruluşların sürdürülebilir ekonomik, iletişim ve insan kaynağı oluşturması ve toplumla temas içinde olması gerektiği beklentileriyle toplantı sona erdi.
Siz de aylık online değerlendirme toplantılarımızda konuşulmasını istediğiniz bir konuda gündem önerisinde bulunmak için, gündem öneri formunu kullanabilirsiniz