Toplantı Atilla Dinçaslan moderatörlüğünde başladı. Atilla, toplantı başlıkları hakkında genel bilgilendirmelerde bulundu.
Katılımcılar Türkçeye psik şiddet olarak çevrilebilecek olan mobbingin ayrımcılığın eyleme geçmiş hali olduğuna gerek iş arama gerek işe yerleşme sürecinde engelliler olarak mobbingle karşılaşabildiğimize dikkat çekti. kamuda çalışırken hizmet almaya gelen vatandaşın gören memurla daha saygılı, daha resmi konuşurken sıra kör memura geldiğinde daha laubali olabildiği dile getirildi. Aile danışmanı olarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına tayin edilen körlerden, görenlerden farklı olarak "durum bildirir raporu" istendiği, aile danışmasına gelen bazı ailelerin kör danışan yerine gören danışanı tercih edebildiği, kör uzmanların Bakanlık bünyesindeki bazı kurumlara tayin edilme sürecinde ön yargıyla karşılaşabildikleri toplantıda dile getirildi. Danışanlara kaliteli hizmet sunuldukça bu ön yargıların zamanla giderilebileceğinin altı çizildi. Toplantıda neyin ayrımcılık sayılacağının net olarak tespit edilmesinin meselelerin çözümünde belirleyici rol oynayacağı vurgulandı. Çalıştığımız yerde bize sorumluluk verilmesinin bizim işimizi yapma hususunda göstereceğimiz çabaya bağlı olduğuna dikkat çekildi. Katılımcılar tarafından iş yerinde engelli çalışana öğretilmek istenmeyen işlerin internetteki arama motorlarından ya da aynı işi yapan akranlardan öğrenilmesi tavsiye edildi. Bazı katılımcılar görme engellilerin karşıdaki insanlarla göz teması kuramamasının, görsel jest ve mimikleri kullanamamasının onlar için gerek iş hayatında gerek sosyal hayatta bir dezavantaj teşkil ettiğine dikkat çekti. Bazı katılımcılar da bu durumun iş ortamındaki tanınırlıkla alakalı olduğunu, tanınırlık arttıkça ayrımcılık, iş vermeme gibi tutumların azalacağını söyledi. Özel sektörde çalışan katılımcılar engelli çalışanın özel sektörün rekabetçi ortamında diğer çalışanlar tarafından ezilmeye, kendini yetersiz hissettirilmeye çalışıldığını ifade etti. Toplantıda iş yerinde ve diğer sosyal ortamlarda kullanılan görsel materyalleri materyali daha görünür kılma veya betimleme gibi alternatif çözümlerden yararlanılmak yerine o ortamda bulunan görme engelliyi yok sayacak şekilde dolaşıma sokulduğu belirtildi. Gerek kamuda gerek özel sektörde mobbinge ve ayrımcılığa uğradığımız durumlarda haklarımızı savunabilmek için bu hakların yer aldığı kanun ve yönetmelikleri bilmemiz gerekirken diğer yandan bu hakları suiistimal edecek şekilde kullanmamamız gerektiğine vurgu yapıldı. Ayrıca amirlerimiz tarafından bize verilmek istenmeyen bir vazifeyi ısrarla istemenin, bu vazifeyi yerine getirmek hususunda kararlı bir duruş sergilemenin de hak savunuculuğunda kullanışlı bir yöntem olduğunun altı çizildi. Bireysel olarak haklarımızı bilme ve kendimizi güçlendirmede akran desteği ve ilgili sivil toplum kuruluşlarıyla beraber hareket etmenin faydalı olacağı hatırlatıldı. Mobbingin ciddi bir suç olduğu, bu yüzden mobbing ve ayrımcılık ayrımının net bir şekilde yapılması gerektiği dile getirildi. Bireysel olarak haklarımızı savunurken kendimizi doğru ifade etmenin önemi vurgulandı. Meramımızı sözlü olarak ifade etmekten olumlu bir netice alamadığımız durumlarda kurumsal hiyerarşiye dikkat ederek talebimizi yazılı dilekçeyle dile getirmemiz gerektiğinin üzerinde duruldu. Ön yargılı davranışa karşı farkındalık oluşturmak için özel sektör ve kamu yöneticilerine dönük grup çalışmaları yapılması tavsiye edildi. Bireysel olarak hakkımızı savunurken sendikalardan destek almanın mühim olduğu, bu yüzdem başta görme engelliler olmak üzere tüm engel gruplarının kendilerine yakın buldukları sendikalarda yer alıp buralarda aktif faaliyet göstermelerinin gerekli olduğu ifade edildi. Ayrıca üye olunan sendikadan ötürü bir ayrımcılığa uğranılması durumunda mevzuyu sendika vasıtasıyla çözmeye çalışmak tavsiye edildi. Eğitimde Görme Engelliler Derneği gibi derneklerde mobbingle mücadele ihbar hattı gibi bir oluşumun hayata geçirilmesi tavsiye edilen çözümler arasındaydı. Eğitimde Görme Engelliler Derneği gibi sahada mücadele eden sivil toplum kuruluşlarının ayrımcılık ve mobbingle mücadeleyle alakalı çıkarılan kanun ve yönetmeliklerin hazırlanması sürecinde aktif rol oynaması tavsiye edildi. Bir ayrımcılığa uğradığımızda, bir işin üstesinden gelemediğimizde bunun körlük kaynaklı olup olmadığını tespit edip ona göre bir tavır takınmanın işlerimizi kolaylaştıracağı söylendi. Bilhassa kamuda kullanılan bilgisayar sistemlerinin erişilebilirliğinin arttırılması için mücadele edilmesi gerektiği dile getirildi.
Siz de aylık online değerlendirme toplantılarımızda konuşulmasını istediğiniz bir konuda gündem önerisinde bulunmak için, gündem öneri formunu kullanabilirsiniz