Danıştay: Engelliler E-yds'ye girmese de olur

Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından akademik kariyerini sürdürmek ya da kamuda yükselmek isteyen adaylar için her yıl iki defa Yabancı Dil Sınavı (YDS) gerçekleştiriliyor. Yabancı dil sınavı, adayların kendilerini en hazır hissettiği dönemde katılabilmeleri için 2014 yılından itibaren elektronik ortamda da E-YDS adıyla düzenlenmeye başlandı. Ancak ÖSYM E-YDS başvuru kılavuzunda, bu sınava engelli adayların başvuru yapsa dahi alınmayacağını, çünkü sınav ortamlarının engelli adaylar için uygun olmadığını belirtiyor. Eğitimde Görme Engelliler Derneği'nin bu uygulamanın eşitsizliğe ve ayrımcılığa yol açtığı gerekçesiyle Danıştay'da açtığı dava ise reddedildi.

ÖSYM "Çalışmalarımız sürüyor" dedi, Danıştay mevzuata bakmadan kabul etti

Eğitimde Görme Engelliler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Merve Erten; elektronik ortamda yapılacak bir sınavın, görme engelli adaylar için şu ana kadar okuyucuların doğru biçimde soruları okuyamamasından kaynaklı sorunların biteceği anlamına geldiğini ve bu nedenle E-YDS'ye son derece önem verdiklerini vurguladı. ÖSYM'nin E-YDS başvuru kılavuzunda engellilerin sınava giremeyeceğini belirtmesi sonrasında Danıştay'da görülmek üzere dava açtıklarını belirten Erten; davanın neden reddedildiğine anlam veremediklerini, gerekçeli karar ellerine ulaşınca ise büyük bir hayal kırıklığı yaşadıklarını ifade etti. Erten; yaptığı açıklamada; "ÖSYM net olarak engelli adaylara "siz bu sınava giremezsiniz" diyebiliyor. Üstelik ulusal ve uluslararası mevzuatı açık açık ihlal ediyor. Ülkemizin taraf olduğu BM Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme'de yer alan "Evrensel Tasarım" İlkesi, bir hizmetin henüz tasarım aşamasında herkesin yararlanabileceği şekilde düzenlenmesini şart koşuyor. ÖSYM ise yaptığı savunmada; iki yıl geçmesine rağmen, bu sınavın çok yeni olduğunu ve engelli adaylar için çalışmaların sürdüğünü belirtiyor. Ancak çalışmaların ne olduğu ve hangi tarihte sonuçlanacağı hakkında bilgi vermiyor. Yine de Danıştay bu savunmayı yeterli görüyor" şeklinde konuştu.

Herkese 6, engellilere 2 sınav hakkı veriliyor

Ekim ayında ÖSYM'nin yaptığı bir değişiklikle artık bir adayın yılda 4 defa aynı dilden E-YDS'ye girebildiğinin de altını çizen Erten, "ÖSYM yaptığı savunmada elektronik ortamda yapılmayan yabancı dil sınavlarına engelli adayların girmesinde bir engel olmadığını, bu nedenle de ortada bir eşitsizliğin bulunmadığını söylüyor. Fakat bu doğru değil. Çünkü biz dava açtığımızda; bir kişi, yılda iki defa normal sınav salonlarında ve bir defa da kendisini en hazır hissettiği dönemde elektronik ortamda olmak üzere, 3 defa yabancı dil sınavına girebiliyordu. Engelli adaylar ise yalnızca elektronik olmayan ortamlarda iki defa sınava katılabiliyordu. Bu ortada bir eşitsizlik olduğunu gösteren en önemli kanıttı. Şimdi ise engelli olmayan bir adaya yılda 6 defa, engelli bir adaya ise yalnızca 2 defa yabancı dil sınavına girme hakkı veriliyor. Ancak Danıştaya göre bu bir eşitsizlik değil" diyerek görüşlerini ifade etti.

Karar temyiz edildi

Eğitimde Görme Engelliler Derneği Hukuk Komisyonu Sorumlusu Avukat Bayram Şahin Aydın, Danıştayın verdiği kararda Anayasamızın fırsat eşitliğini koruyan temel hükümlerine dair hiçbir değerlendirme yapılmadığını belirtti. Aydın; Engelliler Kanununda engelliliğe dayalı her türlü ayrımcılığın yasak olduğunu, ÖSYM'nin E-YDS'ye engelli adayları almayarak bu hükmü ihlal ettiğini, fakat Danıştayın olayda bir ayrımcılık bulunup bulunmadığına bakmaksızın hukuka aykırı bir durum olmadığı sonucuna vardığını vurguladı. Aydın; "Bu karar, ülkemizde engelli haklarında geriye doğru bir gidiş olduğunu göstermektedir. Herkes için en adil sınav ortamlarını oluşturmakla sorumlu ÖSYM; düzenlediği bir sınava, iki yıldır mevzuatı ihlal ederek engelli adayları almıyor. Bu uygulamaya karşı açtığımız dava ise, ÖSYM'nin ne zaman ve nasıl olduğunu belirtmeye ihtiyaç bile duymadan çalışmaların sürdüğü şeklindeki basit savunmasına itibar edilerek reddediliyor. Dernek olarak hukuka aykırı olan bu uygulamaya karşı yargı yolunu sonuna kadar takip etmeye devam edeceğiz. Bu nedenle Danıştay 8. Dairesinin verdiği kararı, öncelikle dava konusu idari işlemin yürütülmesinin durdurulması, ardından kararın bozulmasını talep ederek temyiz ettik. Buradan sonuç alamazsak Anayasa Mahkemesinde bireysel başvuru ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurma gibi seçenekleri de kullanacağız. Biz engelli bireyler olarak; mevzuatla güvence altına alınan haklarımızın uygulanmasında karşılaştığımız sorunları yargı yoluyla çözeceğimize olan inancımızı kaybetmek istemiyoruz. Bu nedenle itirazımızın olumlu sonuçlanacağına inanmak istiyoruz” dedi.

İlgili Alanlar: 
İlgili alanlar - 2: