Eğitimde Görme Engelliler Derneği (EGED), Ankara’da yaşayan görme Engelli 8. sınıf öğrencisi Yağmur Büyükurvay’a Liselere Geçiş Sistemi kapsamında yapılan sınavda (LGS) yanlış kitapçık verilmesi üzerine Yağmur Büyükurvay’ın yaşadığı mağduriyet ve hak kaybına ilişkin kamuoyunu bilgilendirme gereği duymuştur.
TOTAL GÖRME ENGELLİ (hiç görmeyen) ADAYA ŞEKİLLİ SORULARDAN OLUŞAN KİTAPÇIK VERİLDİ
Görme engelli 8. sınıf öğrencisi Yağmur Büyükurvay 04.06.2023 tarihinde yapılan LGS’ye (Liselere Geçiş Sınavı) okuyucu ve işaretleyici ile girmiş ve sınav esnasında kendisine yanlış kitapçık verildiğini fark etmiş ancak mecburen sınavını çözmeye devam etmiştir. Şekil içerikli soruları ise sınav süresi içinde okuyucu ve işaretleyicinin anlatımıyla anlamaya çalışmıştır. Kendisine verilen kitapçık şekil, grafik ve resim içermektedir. Oysaki uzun yıllardır Türkiye’de yapılan merkezi ve yerel sınavlarda görme engellilere şekil, grafik, resim içeren soruların sorulamayacağı yasal olarak da garanti altına alınmıştır. Aile, Milli Eğitim Bakanlığı “Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne “Yağmur’un sonucunun şekil içerikli sorular dışlanarak hesaplanması” için dilekçe ile başvurmuş ancak “haklı oldukları ve dava yoluyla çözüme ulaşabilecekleri” yönünde aldıkları sözlü tavsiye üzerine süreci hukuka taşımıştır. Aile halen dava sonucunu beklemektedir.
ENGELLİ RAPORU ve MEVZUATA RAĞMEN OKULU YANLIŞ GİRİŞ YAPTI
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayımlanan “Sınavla Öğrenci Alacak Ortaöğretim Kurumlarına İlişkin Merkezi Sınav Başvuru ve Uygulama Kılavuzu’nda açıkça geçtiği üzere total görme engelli (hiç görmeyen) öğrenciler, sınavlarını şekil, grafik ve resim içeren sorular yerine eşdeğer ve betimlemeli sorularla alacaktır. Öğrencinin LGS kayıt bilgilerini, yine aynı kılavuz hükümleri doğrultusunda okul müdürlüğünün veliye rehberlik yaparak girmesi gerekmektedir. Yağmur Büyükurvay’ın ÇÖZGER (Çocuklar İçin Özel Gereksinim Raporu) raporunda yazan “özel koşul gereksinimi vardır” ibaresinin ise ÇÖZGER Yönetmeliği’nin 15. Maddesi ve yönetmeliğin eklerinden Ek-2’de total görme engellilik (hiç görmeyen) anlamına geldiği açıkça yazmaktadır.
ANNENİN UYARISINA RAĞMEN OKUL TARAFINDAN YANLIŞ KİTAPÇIK İSTENDİ
Yağmur’un annesi Nejla Büyükurvay ise Yağmur’un sınav kaydının yapılacağı sıra okula gidip belgelerine total görme engelli (hiç görmeyen) olarak işlenmesi gerektiğini, bu sayede ona okuyucu işaretleyici, ek süre ve şekilli sorular yerine betimlenmiş soruların olduğu kitapçığın geleceğini paylaştığını ancak yetkilinin “az gören yazsak da aynıları olacak” demesi üzerine bir sorun olmadığını düşündüğünü belirtmektedir. Bu durumda okul yönetimi tarafından rehberlik yapılarak doğru bilginin veliye ulaştırılmasının sağlanması gerekirken aksine doğru bilgiye sahip olan veli yanıltılmış, hatta kılavuzdaki açıklamalara rağmen hatalı bir giriş yapılmıştır. Anne Nejla Büyükurvay’a göre bu hatanın sebebi ise Yağmur’un çok aydınlık havada basamakları, büyük tabeladaki yazıları kısmi olarak ve insanları birer gölgeden ibaret görebilmesidir. Oysa bu detayları dahi çok iyi görebilmesi, kitapçıktaki 12 veya 18 punto esasıyla oluşturulmuş şekilleri görebileceği anlamına gelmediğinden kendisine “total görme engelli (hiç görmeyen) ” tanısı konmuştur.
“HEDEFİM SOSYAL BİLİMLER LİSESİNE GİTMEKTİ”
EGED yaptığı çalışmalar sırasında ve hedef kitleden aldığı geribildirimlerle LGS’de pek çok görme engelli çocuğun başına benzer durumun geldiğini gözlemlemektedir. Okullar; ışık algısı, renk algısı gibi görme kalıntılarını “az görme” zannederek işlem yapmakta ve veliye doğru bilgi ulaştıramamaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bu süregelen sorun için bir tedbir alınmamakta ve konuya ilişkin hak kayıpları sürmektedir. Hakkını hukuk yoluyla elde etmek durumunda kalan öğrencilere ilişkin medya da haberler de yer almaktadır. Bu halde bile eşitlik sağlanamamaktadır. Çünkü dava sürerken tercih süreci devam etmekte; öğrenci bir okula alışıp yeniden hesaplanan puanına uygun, istediği okula dönem başladıktan sonra ancak geçebilmektedir. Öğrenci Yağmur; hayalinin hazırlık sınıfı bulunan bir sosyal bilimler lisesi olduğunu, 9. sınıfa devam ederken hazırlığa dönmesi gerekebileceğini, bu yüzden davanın hızlı ve olumlu sonuçlanmasını beklediğini, zaten puanının da Ankara’daki bir sosyal bilimler lisesine girmek için çok düşük olmadığını ve doğru kitapçık gelseydi soruları rahatça çözebileceğini, yetiştirmeye çabalamayacağımdan yeterli puanı alabileceğini belirtmiştir. Kaldı ki söz konusu okul değiştirmeye bağlı riskler mahkemenin lehte karar vermesi halinde gerçekleşebilecektir.
EGED Yağmur Büyükurvay’ın, yanlış bilgilerle yapılan söz konusu işlem nedeniyle yaşadığı hak kaybını önlemek için konuyu takip etmeye ve kamuoyunun gündeminde tutmaya devam edecektir.